Kitapların da tadılabileceğini hiç düşündünüz mü?
Aslında her kitabın kendine göre bir rengi ve tadı vardır ve çok severek okuduğunuz, kahramanlarıyla dost olduğunuz bir kitap bittiği zaman, damağınızda onu her anımsadığınızda yinelenecek bir güzel lezzet kalır elbet ama ben bundan söz etmiyorum. Benim kastettiğim, ekseninde yemek ve yemek kültürü olan roman, öykü, senaryo, şiir ve anı yazılarında yer alan yemekleri tatmak ve böylece tanımladıkları kültür maceralarını olabildiğince gerçekten yaşamak. Öyküsünü yemek aracılığıyla anlatan bir kitabı inceleyerek, içerisindeki yemeklerden, bu yemeklerin piştiği mutfaklardan, malzemelerinin yetiştiği topraklardan, yenildikleri sofraların adetlerinden, onları pişiren insanlardan söz etmek. Yani tıpkı bir kadeh yıllanmış şarap veya çok özel bir yerel peynir tadar gibi o kitabı ve bize anlattıklarını gerçekten tatmak… “Kitap tadımı” işte tam da bunu yapmayı hedefliyor.