Görüntülenme Sayısı: 139
Aklımda kalan en huzurlu, en sade, en lezzetli, en fiyatı makul, en özgün lokanta anılarından birisi Midilli Molivas’tan; sevimli mi sevimli balıkçı kasabası Skala Skamnia’daki güzelim restoran I Mouria Tou Mirivili’den…
Skala Skamnia’da sizi bir kayanın üzerindeki minik kilise Panagia Gorgona (yani Deniz Kızı) Meryem Ana Kilisesi karşılıyor. Öyle bir yerdesiniz ki Yunanistan’ın ünlü yazarı Stratis Mirvilis’in “Deniz Kızı Meryem Ana Kilisesi” kitabını, birazdan yemek yerken yapraklarının sallanışını seyredeceğiniz ulu dut ağacının altında yazdığı rivayet ediliyor.
I Mouria Tou Mirivili’ye gelince… Sahibi Vangelis’in sıcak karşılaması ile kaleyi içerden fethetmek nedir, anlıyorsunuz. İşini severek yapanların, masaya konacak yemekleri tarif edişi bile bir başka! Mesela parmaklarını bitiştirip dudaklarına değdirerek anlatırsa domates soslu patlıcanların içine koyduğu peynirin nasıl eridiğini ve üzerine konan az sarımsaklı koyun yoğurdunun bu lezzete nasıl da çok yakıştığını, siz de eriyorsunuz daha tatmadan sipariş verdiğiniz yemeği…
Yıllardır kendi menünüze koyduğunuz “Dakos salatası”, bambaşka yorumlanmış haliyle, önce yaratıcısı anlatırken ve ardından da masanızda arz-ı endam ettiğinde, insana “Vay be!” dedirtiyor. Peksimetlerin üzerine rendelenmiş taptaze tarla domatesi, onun da üzerine ufalanmış beyaz peynir (feta), küçük küçük doğranmış kırmızı/yeşil biberler, üstüne üstlük yerel kekik ve acı zeytinyağının harmanı damağınıza şölenvari bir haz bırakıveriyor.
Kızartılmış ekmeğin hafif zeytinyağlı ve kekikli hali ile menüdeki her şeyi eşleştirmek mümkün; belki de bu yüzden masanızdaki bittikçe hemen tazeleniyor. Ve en çok da arasına biberli, domatesli peynir ezmesi yerleştirilmiş sardalyalarla uyumlu sanki…
Anlatırken bile bir kez daha gitmek istediğim bu şahane yer, tatilinde sayfiye yerlerinin sakin zamanlarını sevenler için de iyi bir tavsiye; üstelik, oturduğunuz yerden gördüğünüz manzara da yedikleriniz kadar özel. Kısacası, bu şahane restoranın neredeyse adanın ününü bile aşan şöhreti boş yere değil.
Ege’nin maviliğini sakin bir balıkçı barınağının arkasından içinize çekebileceğiniz, hala bozulmamış ya da çok iyi korunmuş nadir yerlerden biri burası. Bir listeniz varsa “gidilesi yerler” ve “tadılası lezzetler” için ya da oluşturmak isterseniz böyle bir listeyi, mutlaka içinde bulundurun derim dünyanın bu güzel köşesini…
Selda Güleç
