Der Freischütz (İyi Avcı)

15 Ekim 2021

Alman romantik dönem opera bestecisi Carl Maria Von Weber tarafından bestelenmiş üç perdelik operadır. İsmi tam çeviri olarak “serbest atıcı” anlamına gelse de opera sahnede Türkçeye “İyi Avcı” olarak çevrilmiş ve bu isimle sahnelenmiştir. Gerçeküstü bir öykü anlatan eser, ilk olarak 1826 yılında sahnelenmiştir. O dönemde Almanya’da yaşayan Grimm kardeşler köy köy gezerek; eskilerden öğrendikleri şiirleri, efsaneleri, masalları derleyip “Çocuk ve Yuva Masalları” (Kinder und Hausmarchen) adı altında toplamışlardır. Bunlardan bazıları, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Hansel ve Gretel, Kırmızı Başlıklı Kız, Uyuyan Güzel, Bremen Mızıkacıları, Fareli Köyün Kavalcısı, Kurbağa Prens ve Rapunzel gibi çok bilinen masallardır. Dönemin libretto yazarı Friedrich Kind bu masallardan çok etkilenmiş, eserin librettosunu da bu masalların birinden esinlenerek yazmıştır. Eser, Bohemia’da geçen ünlü Yedi Yıl Savaşları sonrasını konu alır. Gerçeküstü varlıklar, mistik puslu ormanlar içinde bestecinin obua ve klarnetleri en güzel işlediği operalardandır.

Gelelim hikayemizin konusuna… Hikâyede, sevdiği kız Agathe’ye kavuşmaya çalışan yeteneksiz atıcı Max’ın başından geçen ilginç ve sıra dışı olaylardan söz edilmektedir.

Max, atıcılık konusunda çok yeteneksiz olduğundan, sevgilisine kavuşması için katılması gereken yarıştan başarıyla çıkabilmek için, ruhunu şeytan Samiel’e satmış olan Kaspar’dan yardım ister. Kaspar ise Agathe’ ye aşıktır, ona evlenme teklif etmiş ve reddedilmiştir. İçinde ona karşı hırs ve intikam duyguları beslemektedir. Ormanda buluşurlar; kilisenin saati gece 12:00’yi vurmaktadır. Kaspar, Max gelmeden Samiel ile buluşarak bir anlaşma yapar. Anlaşma şöyledir: Yedi adet kurşun dökülecek ve Max’a bu kurşunlar verilecektir. Kurşun dökmeye başlanır. Her bir kurşunda, ormanda acayip şeyler de olmaya başlar. İlk kurşunda, kuşlar huysuzlanır. İkincisinde, siyah bir yaban domuzu koşarak kaçar. Üçüncüsünde, sert bir rüzgâr esmeye başlar. Dördüncüsünde, dört nala koşan atların sesi duyulur. Beşincisi, cehennemin vahşi ordusunu çağırır; köpekler havlar, atlar kişner, hayalet avcıları korkunç av şarkılarını söylerler. Altıncı kurşunda, tüm gökyüzü kararır, şimşekler çakar, yerden alevler çıkar. Yedincide, her şey durulur. Samiel “İşte buradayım” diye bağırır ve Max’ın elini tutar; bu sırada saat 01:00 olmuştur.

Evde arkadaşı Annchen ile beraber olan Agathe, yarışmanın yapılacağı gece rüyasında kendisini güvercin olarak görmüştür. Gelinliğini giyerek yarışma alanına gitmek için hazırlık yapmaktadır. Annchen içinde gelin tacı bulunan kutuyu açar ama kutudan bir ölüm çelengi çıkar. Çok tedirgin olan Annchen, Keşişin kendisine verdiği güllerden arkadaşlarıyla beraber yeni bir gelin çelengi hazırlar.

Bu arada, yarışma alanında Prens yerini almış, konuklar da yerleşmeye başlamışlardır. Prens, Max’a hedef olarak bir güvercin gösterir. Max tam nişan aldığı sırada, güvercin başka bir ağaca konar. Kaspar ise tam o sırada bu ağaca tırmanmış, şeytana bu amaçla yaptırdığı kurşunun Agathe’yi nasıl öldüreceğini kontrol etmeye çalışmaktadır.

Max tam ateş ederken Agathe, “O güvercin benim, ateş etme!” diye bağırır ve korkudan bayılır. Max bu seslenmeyle şaşırmış ve güvercini vuracağına Kaspar’ı vurmuştur. Kaspar ağaçtan düşerek ölür. Samiel’in peşinden giden güzel yürekli keşiş, kurşunun Agathe’yi hedef almasını önlemiş ve böylece cehennem avcısı Samiel sihirli kurşunuyla kötü Kaspar’ı öldürmüştür.

Kaspar, kötülüğünün cezasını bulmuştur. Max, yapmış olduğu hileleri ve yanlışları Prens’e itiraf eder. Prens, Max’ın ülkeden kovulmasını ya da hapse atılmasını emreder. İyi yürekli Keşiş, Prens’ten onu affetmesini ister. Birbirini seven iki insanın kaderinin, yalnızca bir atışın sonucuna bağlanmasının çok doğru olmadığını anlatır. Keşişin etkisinde kalan Prens, Max’ı affeder ve ona bir yıl daha süre tanır; gelecek yıl yarışmayı kazanırsa Agathe ile evlenecektir. Keşişin ve Prensin hoşgörüsüyle çiftler mutluluk yoluna adım atarlar.

Çağnur Gürsan

Yukarı